29 Nisan 2011 Cuma

ZEKİ MÜREN


6 Aralık 1931 tarihinde Bursa’da doğdu. Bursa'da başladığı orta öğrenimini İstanbul'da Boğaziçi Lisesi'nde tamamladı. İstanbul'da Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nin Yüksek Süsleme Bölümü Sabih Gözen atölyesinden mezun oldu. Desen çalışmalarını öğrencilik yıllarından başlayarak pekçok kez sergiledi.

Zeki Müren, Bursa'da tamburi İzzet Gerçeker'den aldığı solfej ve usul dersleriyle musiki bilgileri öğrenmeye başladı. 1949'da, Boğaziçi Lisesi'nde okurken Agopos Efendi (sinema yönetmeni ve senaryo yazan Arşavir Alyanak'ın babası) ile udi Kirkor'dan aldığı derslerle de musiki eğitimini sürdü. Daha sonra, fasıl musikisini iyi bilen ve geniş bir repertuvarı olan Şerif İçli'den çeşitli eserler meşk etti; Refik Fersan'dan, Sadi Işılay'dan, Kadri Şençalar'dan yararlandı.

1950'de sınavla İstanbul Radyosu'na girdi. İstanbul Radyosu’nda 1951'de, canlı olarak yayımlanan bir programda ilk radyo konserini verdi ve bu konseri çok beğenildi. Bundan sonra Türkiye radyolarında düzenli olarak okumaya başladı. Radyo programları on beş yıl sürdü, bunların çoğu canlı yayın programlarıydı. Müren bundan sonra kendini daha çok sahne ve plak çalışmalarına verdi.

Zeki Müren 600'ü aşkın plak, kaset, CD doldurdu. Plağa okuduğu ilk şarkı Şükrü Tunar'ın "Bir muhabbet kuşu" güfteli şarkısıdır. Müren 1955'te, "Manolyam" adlı şarkısıyla Türkiye'de ilk kez verilen Altın Plak Ödülü'nü kazandı. Zeki Müren Türkiye'de en çok konser veren ses sanatçısıdır. Bir yılda yüz konser verdiği dönemler olmuştur.
İki yüz dolayında şarkı besteledi. On yedi yaşındayken bestelediği "Zehretme hayatı bana cânânım" mısraıyla başlayan acemkürdi şarkı bestelediği ilk şarkıdır. "Şimdi uzaklardasın gönül hicranla doldu" (suzinâk), "Manolyam" (kürdilihicazkâr), "Bir demet yasemen" (nihavend), "Gözlerinin içine başka hayal girmesin" (nihavend) güfteli şarkıları sık sık okunan, en sevilen şarkılarıdır.

Zeki Müren 1954'te Beklenen Şarkı adlı filmde sinema oyunculuğuna başladı. Büyük bir ticari başarı kazanan bu filmden sonra şarkılarının çoğunu kendisinin bestelediği on sekiz filmde daha oynadı. 1955'te de Arena Tiyatrosu'nca sahneye koyulan Çay ve Sempati adlı oyunda da baş roldeki oyuncuydu. Ayrıca 'Bıldırcın Yağmuru' isimli bir şiir kitabı da vardır.

Zeki Müren kalp rahatsızlığı ve şeker hastalığı yüzünden 1980'den sonra sahne hayatından ve musikiden uzaklaştı. Bodrum'daki evine kapandı, münzevi bir hayat yaşadı. 24 Eylül 1996 Çarşamba günü, TRT İzmir Televizyonu'nda kendisi için düzenlenen tören sırasında geçirdiği kalp krizi sonucu öldü. Mezarı, doğum yeri olan Bursa'da Emir Sultan Mezarlığındadır.

Hakkında yazılanlar

1.Zeki Müren
Nalan Seçkin
Bilgi Yayınevi

“Zeki Müren'in ölüm haberi Türkiye gündemine bomba gibi düştü. İlk aşamada kimse inanamadı, fakat gerçekti. Her faniyi bekleyen son onu da 24 Eylül 1996 Çarşamba günü saat 20.59'da TRT İzmir Televizyonu'nun makyaj odasında yakalamıştı. Aslında Azrail'le, bant çekimi yapılan stüdyoda, yüze yakın medya temsilcisinin gözleri önünde selamlaşmıştı ama, kuvvetle olası ki, kendine özgü nezaketi ve tane tane sözcükleriyle can alıcıya yalvardı: "Burada olmasın n'olur!”

Zeki Müren BBC Ses Kaydı

Zeki Müren BBC Türkçe’de 1976 yılında Sabih Aykolar eşliğinde bir söyleşi yapar.


Londra’da ilk konserini Royal Albert Hall konser salonunda verir. Daha sonra 3 Mayıs 1976′da aşağıdaki mülakatı yapar.




Nuri Çolakoğlu’nun Zeki Müren röportajından: 1983





Ayça Abakan’ın Zeki Müren röportajından: 1983




Kaynakça:
http://www.bbc.co.uk/turkce/multimedya/2009/11/091115_anni_ses_aykolermuren.shtml
http://www.bbc.co.uk/turkce/multimedya/2009/11/091115_anni_ses_.shtml
http://www.bbc.co.uk/turkce/multimedya/2009/11/091115_anni_ses_abakanmuren.shtml

Zeki Müren Dinleyicilerine Çağrı

Değerli ziyaretçiler,
Sitemizin daha da zenginleşmesi için fotoğraf, gazete küpürü ve sizin çektiğiniz videolara ihtiyaç duyuyoruz.

Sitemiz açıldığından beri telif haklarına saygılı olacak şekilde, Internetten bulduklarımızı yayınladık.

YAZININ DEVAMI »

Kanlıca


Kapanmış Gönül Kapım


Geleneksel Türk Gölge Oyunu Hacivat ve Karagöz yüzyıllardır ülkemizin ölümsüz sahne sanatları arasında yer alır.

Sanatın günümüzdeki büyük temsilcisi Metin Özlen bu çalışmasını şöyle anlatıyor:
Sanat güneşimiz merhum Zeki Müren’in kendim yaptığım tasvirini ilk kez kendi doğduğu yer olan Bursa’da hayal perdesine çıkararak onu da diğer gölge oyununun ölümsüz tipleri arasına dahil ettim.

Detaylı şekilde okumak ve Karagöz ve Hacivat hakkında daha fazla bilgi almak için tıklayınız.
http://www.karagozhacivat.com/Makaleler.htm
Not: Zeki Müren tasvirinin tüm hakları Sayın Metin Özlen’e aittir.


Sen Gözlerimde Bir Renk

HATIRA
Geçsin günler, haftalar,
Aylar, mevsimler, yıllar…
Zaman sanki bir rüzgar
ve bir su gibi aksın…
Sen gözlerimde bir renk,
Kulaklarımda bir ses
ve içimde bir nefes
Olarak kalacaksın…
Söz: Enis Behiç Koryürek, Beste: Erol Sayan, Makam: Rast


Zeki Müren’den Tekerleme

TRT ekranlarından ve siyah beyaz TV zamanından bir video. Büyük sunucu Halit Kıvanç ile birlikte hoş bir tekerleme sunuyorlar.


Beyaz Gül

Zeki Müren – Belgin Doruk
Beyaz Gül
İlk aşkım, tek güneşim
Yalnız kalbime doğsan
Bir beyaz gül gibisin
Ne olur benim olsan.
Koklasam doya doya
Benim elimde solsan
Bir beyaz gül gibisin
Ne olur benim olsan.

Veda Busesi

Veda Busesi
Beste : Yusuf NALKESEN
Güfte: Orhan Seyfi ORHON
Makam : Muhayyerkürdî
Usûl : Semâi
Hani o bırakıp giderken seni
Bu öksüz tavrını takmayacaktın
Alnına koyarken veda buseni
Yüzüme bu türlü bakmayacaktın
Gelse de en acı sözler dilime
Uçacak sanırım birkaç kelime
Bir alev halinde düştün elime
Hani ey gözyaşım akmayacaktın


“Size doyum olmaz sevgili dinleyicilerim. Ama n’apayım ki zamanı bize doyuran saatin iki siyah parmağı, akreple yelkovan, bana ‘hadi güle güle’ diye işaret ediyorlar. Gelecek hafta aynı vakitte i’şallah yine görüşmek üzere, hadi alla’sma’ladık…”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder